Dil Ve Konuşma Bozuklukları

kekemelik

Konuşma insanlar arasında iletişimi sağlayan en önemli öğedir. Tamamen insana özgü olan bu yetenek insanı diğer canlılardan farklı kılar.

Konuşmada meydana gelen aksaklıklar bireyin yaşamını olumsuz etkiler, sosyal yaşamını sekteye uğratır. Günümüzde gittikçe yaygınlaşan bu bozukluklar dil ve konusma bozukluklari olarak adlandırılır.

 

Konuşma Bozukluğu

Konuşma bozukluğu konuşma seslerinin sesletilmesinde, konuşmanın akıcılığında veya konuşma tonunda bir bozukluk olmasıdır. 3 ayrı kategoride sınıflandırılırlar:

 

1) Artikülasyon Bozukluğu: Konuşma seslerinin olması gerekenden farklı bir şekilde sesletilmesidir. Bu bir ses yerine başka bir ses kullanma, ses düşürme ya da ses ekleme şeklinde olabilir. Bu durum konuşmanın anlaşılmasını olumsuz yönde etkiler.

 

Artikülasyon bozukluğuna örnekler şunlardır:

 

​​​​​​- Kar kelimesi yerine kal kelimesi kullanmak (Bir ses yerine başka ses kullanma)

– Kaşık kelimesi yerine kaşı kelimesini kullanmak (Ses eksiltme)

​​​​​​- Ekmek kelimesi yerine emkek kelimesini kullanmak (Seslerin yerini değiştirme)

– Erik kelimesi yerine herik kelimesini kullanmak (Ses ekleme)

– Sakız kelimesini söylerken s sesini peltek şekilde söylemek (Sesi bozma)

 

2) Akıcılık Bozukluğu: Beklenenden farklı hızda konuşma, ses, hece ya da sözcükleri tekrar ederek konuşma akıcılığının kesintiye uğramasıdır. Aşırı gerginlik ve çaba da bu duruma eşlik eder. Akıcılık bozukluğunda en sık görülenler kekemelik ve hızlı konuşmadır.

 

Kekemelik: Konuşmanın akıcılığının duraklamalar, tekrarlarla kesintiye uğradığı bozukluktur. Bunlara beden hareketleri de eşlik eder. Kekemeliğin arttığı durumlar şunlardır:

 

– Yeni insanlar ile tanışıldığında

– Kalabalık bir gruba konuşma yapıldığında

– Telefonla konuşulduğunda

– Beklenmedik anda soru sorulduğunda

– Zaman baskısı olduğunda

 

Kekemeliğin azaldığı durumlar ise şunlardır:

-Ritim tutarak konuşulduğunda

– Şarkı söylendiğinde

– Kısık sesle konuşulduğunda

– Başkası ile birlikte okuma yapıldığında

 

Hızlı Konuşma: Söz tekrarları, seslerin yerlerinin değiştirilmesi, duraklamalar sonucu konuşmanın bozulmasıdır. Bu kişiler çok hızlı konuşurlar ve genelde durumun farkında değillerdir.

 

3) Ses Bozukluğu: Sesin tonunda, şiddetinde veya süresinde ortaya çıkan anormalliklerdir. Ses kalitesi düşüktür. Yaşa ve cinsiyete uygun olmayan ses anormallikleri görülür.

 

Konuşma Bozukluğu Tedavisi

Günümüzde konusma bozuklugu tedavisi için çözümler mevcuttur.

​​​​​​Bunlardan en yaygını artikülasyon bozuklugu tedavisi alanıdır. Bu tedavide uzman kişi önce uzman sesi doğru bir şekilde seslendirerek model olur. Daha sonra çocuktan tekrar etmesini ister. Uzman gerektiğinde çocuğa fiziksel yardım uygulayabilir. Tedavi esnasında çocuğa uygun oyunlar ve etkinlikler de kullanılır.

 

Konuşma bozukluklarının tedavisini dil ve konuşma terapistleri yürütürler. Dil ve konuşma terapistleri iletişim ve dil ile ilgilenir, çocuk, ergen, yetişkin ve yaşlılarla konuşma, ses ve dil bozukluklarını tedavi eder. Dil ve konuşma terapistlerinin çalışma alanları şunlardır:

 

1) Sesletim bozuklukları

2) Konuşma bozuklukları

3) Ses bozuklukları

4) Dili konuşarak ifade etmede karşılaşılan bozukluklar

5) Dili yazarak ifade etmede karşılaşılan bozukluklar

6) Özel eğitime muhtaç çocuklara yönelik eğitim ve terapi

7) İşitme engellilere dudak okuma öğretimi

8) İşitme engelli çocuklara ve işitme kaybı yaşayan yetişkinlere konuşma ve dil terapisi

9) Yeme ve yutma terapisi

10) Nörolojik kökenli konuşma ve dil bozuklukları

 

Tedavi sürecinde dil ve konuşma terapistine destek olarak odyoloji uzmanı, fizyoterapi uzmanı, iş uğraşı terapisti, sosyal hizmet uzmanı, psikolog ve eğitimci de yer alır. Destek ekibinde yer alan bu kişilerin yaptıkları işler şunlardır:

 

Odyoloji Uzmanı: Kişiyi işitme sistemiyle ilgili sorunlar açısından değerlendirir. Gerektiğinde işitme sistemini düzeltmek için cihaz edinimine karar verir.

Fizyoterapi Uzmanı: Beden hareketlerini. etkilendiği durumlarda devreye girer. Konuşma bozukluğu tedavisine destek olarak fiziksel terapi uygulaması yapar.

İş ve Uğraşı Terapisti: Kişinin konuşma bozukluğundan meydana gelen sosyal ve mesleki yaşamda karşılaştığı sınırlılıkları ve zorlukları ele alır.

Sosyal Hizmet Uzmanı: Kişinin tedavi sürecinde sosyal hak ve hizmetlerden yararlanması için gerekli düzenlemeleri yapar, çözümler üretir.

Psikolog: Konuşma bozuklukları çoğu zaman psikolojik sorunları da beraberinde getirir. Hem birey hem de ailesi için gerekli olan psikolojik desteği sağlar, çözümler üretir.

Eğitim Ekibi: Konuşma bozukluğu yaşayan çocukların sınıf, branş, özel eğitim öğretmenlerinden oluşur. Bu ekip klinikte yapılan terapi çalışmalarını eğitim ortamlarına taşırlar. Çalışmaların tekrarı ve sürekliliği açısından eğitim ekibinin rolü büyüktür.

 

​​​Yetişkinlerde Konuşma Bozukluğu

Konuşma bozukluğu sadece çocuklarda görülen bir bozukluk değildir. Yetişkin ve yaşlılarda da değişik sebeplerle görülebilir. Bu durum yetiskinlerde konusma bozuklugu olarak adlandırılır. Bunun birçok sebebi olabilir. Bu sebepler şöyle sıralanabilir:

 

1) Als, parkinson gibi hastalıkların konuşma kaslarını olumsuz yönde etkilemesi

2) Kazalar, beyin travmaları, düşmeler gibi durumların beynin konuşma bölgesini olumsuz etkilemesi

3) Dudak ve damaklarda oluşan hasarlar

 

Yetişkinlerde de konuşma bozukluğunun tedavisini dil ve konuşma terapisti yürütür. Yetişkinler ile tedavi süreci çocuklarınkine göre daha kolay ve hızlıdır. Kekemelik gibi bozuklukların tedavi süresi daha uzun olsa da başarıya ulaşma şansları yüksektir.

Bazı kaynaklarda dil konusma bozuklugu yerine dil ve konusma güçlügü terimi de geçebilir. Bu iki terim anlam olarak aynı şeyi ifade eder.

 

Konuşma bozukluklarının dışında dil bozuklukları da ayrı bir kategoride incelenir. Dil bozuklukları üç şekilde ele alınır:

 

1) Dilin Biçimi: Dil biçimi dildeki ses, biçim ve söz dizimini içerir.

2) Dilin İçeriği: Sözcüklerin ve cümlelerin anlamlarını içerir.

3) Dilin İşlevi: Dil bileşenlerinin topluma uygun şekilde kaynaştırılması ve ilişkilendirilmesini içerir. Dilin pragmatik yönüdür.

Dil bozukluğu bu yapılardan herhangi birinde olan aksaklıkları ifade eder.

 

Dil ve konuşma bozuklukları gün geçtikçe yaygınlaşmaktadır. Kişinin sosyal ve eğitim hayatını olumsuz etkilemekte, bazı psikolojik sorunlara yol açmaktadır. Bu problemin ilerlememesi için de erkenden uzmanlara gidilmeli ve terapiye başlanmalıdır.

 

SAS Metodu

Nörolojik ve psikolojik bozukluklarda, sinir, stres ve duygusal problemler SAS Metodunun kişiler üzerinde pozitif etki yarattığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Dünya üzerinde birçok ülkede uygulanan SAS Metodu’nda kulaklıklar aracılığıyla ses, müzik ve hikaye tabanlı dinletiler, beynin iki tarafınında birbiri ile uyumlu bir biçimde çalışmasını sağlar. Bu sayede kişi bilişsel, duygusal, fiziksel olarak kendisini geliştirir. Beynin sağ ve sol hemisferinde sağlanan bu uyumlu çalışma kişilerin gerek okul gerek iş gerek gündelik yaşamlarında daha etkili ve başarılı bireyler olmasında yardımcı olur. Herhangi bir psikolojik veya nörolojik sorunda kişinin beyinsel fonksiyonlarını en etkili şekilde kullanılmasında SAS Metodu’nun oldukça büyük bir etkisi vardır. Çocuklarda ve büyüklerde güvenle kullanabileceğiniz SAS Metodu ile sizlere huzurlu ve başarılı günler dileriz. SAS Metodu herhangi bir tıbbi müdahale programı sunmaz, teşhis veya tedavi içermez. Herhangi bir tıbbi durum söz konusu olduğunda sağlık çalışanlarından profesyonel destek almalısınız.

İlginizi Çekebilir.

sipastik
Serebral Palsi

Günümüzde birbirinden farklı psikolojik ve ruhsal hastalıklar bulunmaktadır. Kalıtsal ve

down sendromu
Down Sendromu

Bebekte bulunan 21. kromozomun çiftinde artı bir tane kromozom bulunması